pazarlık ne demek?
- Bir alışverişte tarafların kendileri için en elverişli fiyatı karşısındakine kabul ettirmek amacıyla yaptıkları görüşme.
- Özellikle pazar günleri giyilen şık, gösterişli giysi
Yakından ise biraz acayip pazarlığını giymiş, fazla süslenmiş gibiydi.
S. F. Abasıyanık - Bazı kolaylıklar elde etmek veya daha iyi bir çözüme varmak amacıyla yapılan görüşme.
Bargaining.
Chaffer.
Deal.
Haggling.
Pennyworth.
Snip.
Trade.
Bargain.
pazarlık eden kimse
Haggler.
pazarlık etmek
- Bir şeyin fiyatı üzerinde karşılıklı çekişmek.
- Bir konuda anlaşmak için görüşme yapmak.
To chaffer.
To haggle.
To haggle over the fas.
Bargain.
Haggle.