püskürtmeli kaynak ne demek?
Shot welding.
shot
- (top için) vuruş; (top için) şut
- Aşı, iğne
- Atış
- (ted, ting) içinde patlayıcı madde olmayan top güllesi
- Tüfek saçması
- Menzil, saçma, tahmin, top mermisi, gülle, şut, vuruş, çekim, film çekme, girişim, deneme
- Kurşun menzili
- Erim, atım
- Nişancı
- Top veya tüfek atma
püskürtmeli karbüratör
Injection carburettor.
püskürtmeli kondansatör
Jet condenser.
kaynak
- Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz
- Bir şeyin çıktığı yer, menşe.
- Bir haberin çıktığı yer.
- Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge
- Araştırma ve incelemede yararlanılan belge.
- İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi.
- Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi.
- Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer.
- Yeraltı sularının kendiliğinden yeryüzüne çıktığı yer.
- Üretim-fayda yaratma etkinliğinde kullanılan her türlü unsur.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
püskürtmeli karbüratörpüskürtmeli kondansatörpüskürtmeli kondansörpüskürtmeli boyamapüskürtmeli buharlayıcıpüskürtmeli buharlayicipüskürtmeli durulamapüskürtmeli örtmepüskürtmeli sertleştirmepüskürtmeli suvermepüskürtmepüskürtme basacıpüskürtme borusupüskürtme cilasıpüskürtme çözeltisikaynakkaynak akımıkaynak alabalığıkaynak ayırma görünümükaynak bağlantısıkaynak basıncıkaynak beklemekaynak bekleme durumukaynak belgekaynak bölgesikaynakaynaçkaynaç taşıkaynaçtaşıkaynağa göre