on high ne demek?
- Yukarıda
yukarıda
- Üst tarafta olan.
Above.
Afore.
Aloft.
Hereinabove.
Overhead.
Supra.
Upstairs.
On high.
Foregoing.
on hiatus
- Ara verilmiş, mola verilmiş
on hire
- Kiralık
high
- Büyük vites
- Rekor, zirve, uçma
- Barometrenin yüksek olduğu bölge
- Argo esrar tesiri altında olma
- Yüksek, ali
- Kendini beğenmiş, azametli
- Yüce, muhteşem
- Mağrur, kibirli
- Tiz, yüksek perdeden
- Kokmuş (et)
Türetilmiş Kelimeler (bis)
on hiatuson hireon his coat tailson his deathbedon his faceon handon her beam endson a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayonon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmakhighhigh accuracyhigh algebrahigh alloy steelhigh altitudehigh altitude aircrafthigh altitude bombinghigh altitude diseasehigh altitude enginehigh altitude flighthigglehiggledy piggledyhiggledypiggledyhigglerhiggling