muhafız ne demek?
- Birini veya bir şeyi koruyan, kollayan, gözeten kimse, koruyucu
Hecinlerimizi bir iki muhafızla tepecikler arasına yerleştirmiştik.
F. R. Atay - Bir kalenin veya bir şehrin önemli yerlerini korumak, düzeni ve güvenliği sağlamakla görevli komutan
İstasyonda veliahdı uğurlayanlar arasında İstanbul muhafızı da vardı.
F. R. Atay - muhafaza eden, değiştirmeyen, koruyan. bekçi
- Muhafaza eden. Değiştirmeyen. Saklayan. Koruyan. Bekçi.
- Bodyguard.
- Escort.
- Warden.
- Guard.
- Defender.
- Guardian.
- Warder.
- Guardsman.
- Watchman.
- Keeper.
- Curator.
- Protective.
- Protector.
- Retainer.
- Convoy.
- Securer.
- Patrol.
- Depositary.
- Ward.
- Lifeguard.
- Safeguard.
- Bailiff.
- Caretaker.
- Custodian.
muhafız alayı
- Devlet başkanlarını, kralları korumakla görevli askerî birlik.
- Troop of guardsmen.
- Armed guard.
muhafız takımı
- Escort