last but one ne demek?
- Sondan bir önceki, sondan ikinci
last but not least
- Son fakat aynı derecede önemli.
last chance
- Son şans, son olasılık, son umut
but
- İnsan vücudunun kalça ile diz arasındaki bölümü.
- Hayvanların, arka bacaklarının gövdeye bitişik olan dolgun, etli bölümü
- Kalça ekleminden, ayak bileğine kadar uzanan bölgenin kemikli et parçası.
- Hind leg, round.
- Buttock.
- Croup, croupe.
- Gigot.
- Except with; unless with; without.
- Rump.
- Except; besides; save.
one
- Bir tane, biri, birisi, kimse, tek
- Bir
- Tek
- Aynı
- Bir tane
- Biri, birisi
- Adam, kimse, kişi
- Bir rakamı
Türetilmiş Kelimeler (bis)
last but not leastlast chancelast come first servedlast comerlast consumption datelastlast decadelast ditchlast ditch effortlast ditch standlaslas ülkesilas vegaslasalasafbutbut alsobut bifteğibut dilmesibut forbut notbut onlybut takımıbut thebut thenbubu abdestle daha çok namaz kılınırbu adam beni rahatsız ediyorbu akşambu akşam almam gerekiyor.