kumaşı kırmalı dikmek ne demek?
- Fell
fell
- (C: Fülül - Eflal) Gedik, rahne.
- Kesmek, kesip devirmek
- Yere sermek, düşürmek
- Mahvetmek
- Kumaşı kırmalı dikmek
- Bir mevsimde kesilen tomruğun tümü
- Kırmalı dikiş.
- Bkz. fall.
- Zalim, insafsız vahşi, korkunç
- Öldürücü
kumaşı bu şekilde kesmek
- Gore
kumaşı parlatmak
- Mercerize.
kırmalı
- Üstünde kırmaları bulunan (giysi), pilili.
- Pleated.
dikmek
- Bir cismi dik olarak durdurmak.
- Yetiştirmek için bir bitkiyi toprağa yerleştirmek
- Bardak, kadeh, testi vb. kapların içindekini bir çırpıda, bir solukta içmek
- Beklemek için birini bir şeyin başına getirmek.
- Top, taş vb.ni dikine havaya atmak.
- Yapı kurmak, inşa etmek.
- Top vb.ni oyun alanında belirli bir yere koymak.
- Biçilmiş veya yırtılmış kumaş, deri, yara vb.ni iğneye geçirilmiş iplikle tutturmak.
- Rest.
- Plant, lay down, prick, bed, bed out.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kumaşı bu şekilde kesmekkumaşı parlatmakkumaşı tezgahta gergin tutan ağaçkumaşık kuruluşkumaşkumaş açıcıkumaş apresikumaş artığıkumaş baskısıkumakuma benzerkumalıkumamekumankırmalıkırmalı dantelakırmalı dantelalıkırmalı dikişkırmalı işlikkırmalı püskürtmekırmalı püskürtme deneyikırmalı yakakırmalıkkırmalaşımkırmalaşmakırmakırma bitikırma çatıkırma dalyanıkırma demiri