kulunç kırmak ne demek?
- Ağrıyan yeri ovmak.
ağrıyan
- Aching, sore.
kulunç
- Şiddetli omuz ve sırt ağrısı
- Hlk. Enteraljia kataralis.
- Tıb: Şiddetli bağırsak ağrısı. Omuzlarda ve vücutta bir ağrı.
- Shoulder pain.
- Acute abdominal pain.
- Severe pain.
- Cramp.
- Gripes.
kulun
- Altı aylığa kadar olan at veya eşek yavrusu.
- The capital and largest city of Mongolia.
kırmak
- Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak.
- İri parçalara ayırmak.
- Belirli bir biçimde katlamak.
- Öldürmek, yok olmasına sebep olmak.
- Bir şeyin fiyatını azaltmak, indirmek
- Dileğini kabul etmeyerek veya beklenmeyen bir davranış karşısında bırakarak gücendirmek, incitmek
- Tavlada karşı oyuncunun pulunu oyun dışında bırakmak.
- Vücut kemiklerinden birini parçalamak
- Freeze, put off.
- Bear down.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kulunçkulunkulun atmakkulunlamakulunlamakkulubkulubeykulucekuluçkakuluçka aracıkulkul akçesikul azmayınca hak yazmazkul bırakımıkul cinsikırmakkırmakırma bitikırma çatıkırma dalyanıkırma demirikırmkırkır atın yanında duran ya huyundan ya suyundankır baykuşukır bekçisikır boynunukıbabkıbahkıbalkıbbkıbbe