kulenin sivri tepesi ne demek?
- Spire
spire
- Ince uzun ot sapı
- Kulenin sivri tepesi
- Uzun ve ince sap sürmek
- Sivri kule gibi yükselmek.
- Helezon, helis
- Helezoni kabuğun sivri ucu.
- Kule gibi yükselmek, sivrilmek, ince ve uzun sap sürmek (bitki)
kule
- Çoğunlukla kare veya silindir biçimindeki yüksek yapı
- Cihannüma.
- Türk cambazının becerilerinden biri : İpin üzerine bir sacayağı, onun üstüne fıçı, fıçının üstüne tahta, tahtanın üstüne iskemle koyup oturma numarası.
- Verici dalgalığın elden geldiğince geniş bir alana yayında bulunabilmesini sağlamak amacıyla özel yapıda, çelik ya da betondan çok yüksekkule.
- (C: Kulul-Kılal) Çocukların oynadıkları bir oyun.
- Tower.
- Gun turret.
- Dungeon.
- Gazebo.
- Steeple.
kule gibi yüksek
- Towered.
sivri
- Ucu keskin ve batıcı olan
- Ucuna doğru gittikçe incelen
- Palamut.
- Genel tutumun veya geleneklerin dışında kalan, göze batıcı özelliği olan, aşırı.
- Genç dağlık kitlelerde ince uçla son bulan tepelere verilen ad.
- Palamut.
- Keen.
- Extreme.
- Tapering.
- Tapered.
tepe
- Bir şeyin en üstteki bölümü
- Bir yerin, bir nesnenin vb.nin üstü, tam hizası
- Birinin yanı başı, baş ucu.
- Başın üst, kafatasının iki kulak arasında kalan bölümü
- Yüksekliği genellikle birkaç yüz metreyi geçmeyen, çok kez tek başına, yamaçları yatık yer biçimi
- Çokgende veya çok yüzlüde köşelerden her biri.
- İkizkenar bir üçgende eşit kenarların kesişme noktası.
- Bakışım ekseni bulunan bir eğrinin veya yüzeyin bu eksenle kesişme noktalarından her biri.
- Bağılyüksekliği genellikle birkaç yüz metreyi geçmeyen, çok kez tek başına, yamaçları yatık yer biçimine verilen ad.
- Bk. doruk
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kulekule gibi yüksekkule gibi yükselmekkule ırakgörürükule salyangozukulkul akçesikul azmayınca hak yazmazkul bırakımıkul cinsisivrisivri ağızsivri akıllısivri bibersivri bir şeyle açmaksivri bir şeyle vurmaksivri burun karagözsivri burun vatozsivri burun yılanısivri burunlu çırçırsivasiva shivasiva malasisivadsivak