kovan aynası ne demek?
- Bell chuck.
bell
- Yaş etmek. Islatmak.
- Çıngırak veya zil takmak
- Böğürmek, bağırmak (geyikb.)
- Çan şekline girmek
- Kösnüme devresinde geyiklerin çıkardlığı ses, böğürme
- Çan, kampana
- Çan şeklinde herhangi bir şey
- Zil, sıngırak
- Gemide saati belirtmek için çanın vuruş sayısı
- Böğürmek, bağırmak (geyik vb.)
kovan almak
- Hive
kovan anahtar
- Altı ve sekiz köşe cıvataları sıkmak ve sökmek için kullanılan anahtar.
ayna
- Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat
- Karagöz oyununda perde.
- Doğramacılık ve yapıcılıkta çerçeve içine geçirilen tahta veya taş levha.
- Atların diz kapağı.
- İyi bir durumda, yolunda.
- Bir olayı, bir durumu yansıtan, göz önünde canlandıran olay, durum, şey
- Küreğin yassı uç bölümü.
- Gemilerde işaretçi erlerin kullandığı dürbün.
- Bk. yansıtaç I
- Çeşitli sinema ve televizyon aygıtlarında ve ışık kaynaklarında, üzerine düşen ışığı düzenli biçimde yansıtan yüzey.