ayna bakısı ne demek?
- Çeşmeye asılmış olan aynada beliren görüntülere bakılarak geleceği belirtme, bk. bakı. krş. düş bakısı.
- Catoptromancy.
- Catoptromancie
ayna benlik
- Bireyin, başkalarının kendisine karşı dışa vurmuş tutumlarına dayalı olarak oluşturduğu, kendi kendisine ilişkin yargılarının toplamı; toplumsallaşmış benlik.
- Looking-glass self.
ayna
- Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat
- Karagöz oyununda perde.
- Doğramacılık ve yapıcılıkta çerçeve içine geçirilen tahta veya taş levha.
- Atların diz kapağı.
- İyi bir durumda, yolunda.
- Bir olayı, bir durumu yansıtan, göz önünde canlandıran olay, durum, şey
- Küreğin yassı uç bölümü.
- Gemilerde işaretçi erlerin kullandığı dürbün.
- Bk. yansıtaç I
- Çeşitli sinema ve televizyon aygıtlarında ve ışık kaynaklarında, üzerine düşen ışığı düzenli biçimde yansıtan yüzey.
bakı
- Özellikle dağlık yörelerde bir yamacın güneş ışınlarına, güneye veya kuzeye karşı konumunu belirleyen, bunun sonucu olarak da doğal şartlarını tespit eden durumu.
- Denetleme.
- Fal.
- Her yörede, özellikle dağlık yörelerde bir yamacın güneş ışınlarına, güneye ya da kuzeye karşı konumunu belirleyen ve bu nedenle doğal koşullarını saptayan durumu.
- Ağlayan. (Osmanlıca'da yazılışı: bâkî)
- (C.: Buk'an) Medine şehrinde bir makbere yeri. (Osmanlıca'da yazılışı: bakî')
- Aspect.
- Fortune fal.
- Inspection teftiş.
- Exposition "topographique"