kola çıkmak ne demek?
- Hırsız, polis vb. faaliyete geçmek, işe başlamak
Polis düdükleriyle yeniden fırladım. Meğer hırsızlar kola çıkmış.
Ragıp Akyavaş
kola çıkma
- Kamu düzeninin korunması için, kolluk kuvvetleri bir şehir çevresinde atla dolaşma.
- Kamu düzeninin korunması için, kolluk kuvvetlerinin kent içinde yaya olarak dolaşmaları.
kola
- Gömlek, örtü vb. şeyleri kolalamakta kullanılan özel nişasta.
- Kâğıt veya bez yapıştırmakta kullanılan kaynatılmış nişasta bulamacı.
- Kolalama
- Kolagillerden, Afrika'nın sıcak bölgelerinde yetişen ve kola cevizi adıyla anılan, çekirdekleri kahveden daha uyarıcı olan bazı içeceklerde ve hekimlikte kullanılan bir bitki (Cola acuminata).
- Bu bitkinin yaprağından çıkarılan kokulu bir maddeyle kokulandırılan ve içine şeker, karbonat katılarak yapılan içecek.
- Sterkuliasun bitki türlerinden elde edilen bir madde. İçeceklerde ve ayrıca uyarıcı olarak kullanılan %2-3 kafein ihtiva eden, Afrika'da yetişen kola türlerinin kurutulmuş tohumları. Kafein için bir kaynaktır.
- Coke.
- Soda.
- Starch.
- Stiffening.
çıkmak
- İçeriden dışarıya varmak, gitmek
- Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
- Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
- Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek
- Süresi dolduğunda ayrılmak.
- Yapılmak, yürümek.
- Yetişecek ölçüde olmak.
- Eksilmek.
- Exit.
- Point.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kola çıkmakolakola ağacıkola binmekola cevizikola kağıdıkola makinesikola makinesi tezgahtarıkolaborasyonkolacıkolkol ağzıkol akarsukol akımıkol alıştırmalarıçıkmakçıkmakbeyçıkmaklıkçıkmaçıkma desteğiçıkma durumuçıkma durumu ekiçıkma grubuçıkçık dışarıçıkacakçıkacak olançıkaççıbançıban ağırşağıçıban başıçıban işlemekçıban var