koşuşturma halinde ne demek?

  1. (en)On the trot.

on

  1. Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
  2. Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
  3. Dokuzdan bir artık.
  4. Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
  5. (en)-one.
  6. (en)Deca-.
  7. (en)In progress; proceeding; as, a game is on.
  8. (en)In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
  9. (en)With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
  10. (en)Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.

koşuşturma

  1. Koşuşturmak işi.
  2. (en)To do.

koşuşturmak

  1. Bir işi izlemek veya birçok işi yapmak amacıyla sürekli olarak gidip gelmek, koşuşmak.
  2. (en)Bustle.
  3. (en)Chase.
  4. (en)To bustle about.
  5. (en)To run hither and yon.
  6. (en)To rush from one place to another.

halinde

  1. (görünümünde) olarak.
  2. (en)In case of.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

koşuşturmakoşuşturmakkoşuşturmamakkoşuşturan kimsekoşuşkoşuşmakoşuşmakkoşuşmamakhalindehalinden memnunhalinden memnun olmahalinden memnunlukhalinden şikayet etmehalinden şikayetçi kimsehalinhalin icabıhalihali alemhali apre makinesihali basma makinesihali hamurhalhal aykırılığıhal böyle ikenhal çekerliğihal değişikliği
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın