koşuşma ne demek?
- Koşuşmak işi
Benim bir şeyden haberim yok, ama doktordan doktora koşuşmanızı beğenmedim.
P. Safa - Running hither and tither.
- Agitation.
koşuşmak
- Birlikte ve birden koşmak
- Koşuşturmak.
- To run / to rush together.
koşuşmak
- Birlikte ve birden koşmak
- Koşuşturmak.
- To run / to rush together.
koşuşmamak
- (neg. form of koşuşmak) run up, frisk.