kişisel dava ne demek?
- Suçtan zarar görenin, savcının katılması zorunluğunu duymaksızın kendi başına açtığı dava.
- Civil action.
- Action civile
kişisel dağıtım listesi
- Personal distribution list.
kişisel denetim
- Bireydeki iç ve dış bulaşma sonucu nefes, gaita ve giysi yoluyla yayınlanan ışınımın kişisel dozölçerle belirlenmesi.
- Personal monitoring.
- Surveillance individuelle
dava
- Korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurma.
- İleri sürülerek savunulan düşünce, çözümlenmesi gerekli olan konu, sav
- Sorun
- Ülkü
- Sevgili.
- Aranç, dilem, ~ etmek: arançlamak, dilemlemek. ~ nın ihbârı : arancın, dilemin bildirilmesi, ~ ya müdâhale: aranca, dileme katılma. ictinâb ~ sı: önleme arancı, dilemi. îfâ ~sı: ödeme arancı, dilemi, inşâî ~ biçimleyici aranç, dilem (Gestaltungsklage), men' ~sı: giderme arancı, dilemi, tesbît ~ sı: belirtme (saptama) arancı, dilemi.
- Yargılıklarca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklar için, yasada gösterilen yöntemine göre açılan ve yapılacak yargılama sonucunda, yargıcın kararıyla yargıya bağlanan uyuşmazlıklara ilişkin istemler.
- Bk. kanıtsav
- Takib edilen fikir, iddia. (Osmanlıca'da yazılışı: da'vâ)
- Lawsuit.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kişisel dağıtım listesikişisel denetimkişisel dergikişisel dizinlerkişisel dokunulmazlıkkişisel adres defterikişisel ağ sunucusukişisel bakış açısı ile ilgilikişisel bildirgekişisel bilgikişiselkişisel bilgilerkişisel bilgisayarkişisel borçlanımkişisel çıkarkişikişi adıkişi adılıkişi ağzıkişi arkadaşından bellidirdavadava açılması zorunluğu ilkesidava açmadava açmada özerklikdava açmakdava adamıdava aktarımıdava dışı olandava edilebilirdava ehliyetsizliğidav