kayıp eşya bürosuna gitmelisiniz ne demek?
- You should check the lost and found.
kayıp
- Kaybolma, yitme, yitim.
- Kaybolmuş olan, yitik, zayi.
- Bk. yitirim
- Loss.
- Decrement.
- Forfeit.
- Sacrifice.
- Casualty.
- Disadvantage.
- Lacking.
kayıp açısı
- Loss angle.
eşya
- Türlü amaçlarla kullanılan, insan yapısı, taşınabilir cansız nesnelerin bütünü
- Gümrük mevzuatı kapsamında anılan her türlü madde.
- Bk. nesne
- (Şey. C.) (Bu kelime, Türkçede müfret gibi kullanılır.) Ev döşemeye mahsus halı, dolap v.s.
- (Şia. C.) Bölükler, bölümler, kısımlar, neviler, fırkalar, tabakalar, cinsler, çeşitler. Cemaatler, cemiyetler, topluluklar. (Osmanlıca'da yazılışı: eşyâ')
- Goods.
- Belongings.
- Traps.
- Appointments.
- Furniture.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kayıpkayıp açısıkayıp bagajkayıp çocukkayıp düşmekkayıp ekonomikayıp eşyakayıp eşya bürosukayıp eşya bürosu neredekayıp eşya bürosuna baktınız mıkayıkayıbaykayıcıkayıcı dişlikayıcı dişli dingilieşyaeşya deposueşya falıeşya ihtira beratıeşya ihtiraıeşya korunağıeşya makbuzueşya nazariyesieşya piyangosueşya satışı yapılan eveşeş açıeş açılareş açılıeş adlı