kapaklı ufak delik ne demek?
- Scuttle
scuttle
- -den vazgeçmek; -i iptal etmek; -i bırakmak. -i mahvetmek, -i bozmak.
- Kömür kovası
- Hızla koşmak, seğirtmek
- Seğirtme, acele gitme.
- Kapaklı ufak delik
- Lomboz, ambar kapağı
- Deniz musluğu
- Deniz musluğunu açıp gemiyi batırmak.
- Kaçmak, tüymek, delik açarak batırmak, deniz musluğunu açıp batırmak
- Soba yanına konulan madeni kömür kovası.
kapaklı
- Kapağı olan.
- Eski tüfeklerden birinin adı.
- Having a lid or cover.
kapaklı kapsül
- Bk. piksit
ufak
- Boyutları normalden küçük.
- Yaşça daha küçük olan
- Makam, derece bakımından geri olan
- Önemsiz, çok az
- Small.
- Little.
- Petit.
- Petty.
- Piccolo.
- Peddling.
delik
- Dar, küçük açıklık.
- Dar, küçük çukur
- Küçük hayvan yuvası.
- Delinmiş olan
- Cezaevi.
- Filmin ya da mıknatıslı kuşağın çeşitli sinema araçlarında düzenli yürümesini sağlamak amacıyla, bu araçlardaki dişlere uygun biçimde tek ya da iki yanında, düzenli aralıklarla uzunlamasına sıralanan belirli boy ve biçimdeki boşluklar.
- Hurma ve yağdan yapılan bir yemek.
- Hollow.
- Opening.
- Aperture.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kapaklıkapaklı kapsülkapaklı kapsülakapaklı saatkapaklı sepetkapaklı tavlama fırınıkapaklıkkapaklamakkapaklanmakapaklanmakkapakkapak açıkkapak atmakkapak bıçkıcısıkapak bıçkısıufakufak arabaufak atufak at da civcivler yesinufak balıkufak bardakufak benek veya lekeufak bibloufak binek atıufak bir hollanda parasıufacıkufacık olmaufacık şeyufacık tefecikufacık tohum