kanyaş otu zehirlenmesi ne demek?

Kanyaş otunu tüketen hayvanlarda, bitkide bulunan durrin glikozidinin sindirim kanalındaki bakteriler tarafından parçalanması sonucunda açığa çıkan hidrojen siyanür nedeniyle beş dakika içinde solunum güçlüğü, salya akıntısı, kaslarda titreme, kordinasyonsuzluk, işkembede gaz birikimi çırpınma ve ölümle belirgin bir zehirlenme. Bu zehirlenmelerde alınan glikozidin miktarına bağlı olarak ani ölümler görülebilmektedir.
Johnson grass poisoning.

Normalde zehirli bir yem olmayıp kurak iklimlerde dere kenarlarında yetişen, siyanür zehirlenmesine neden olan durrin adlı glikozidi içeren yem bitkisi, geliç.
Sorghum halepense

İspirto derecesi yüksek, özel kokulu, sarımtırak renkte bir tür içkinin patent adı, konyak.
Brandy.
Eau de vie.
Cognac.

Ağı, zehir.
İlaç.
Esrar.
Otla yapılmış veya otla doldurulmuş.
Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayıp yumuşak kalan, ilkbaharda bitip bir iki mevsim sonra kuruyan küçük bitkilere verilen ortak ad
Yunanca kulak anlamında kullanılan ön ek
Toprak üstü gövdeleri genelde yeşil renkli olan ve ikincil kalınlaşmanın olmadığı bitkiler.
Hayvan yemlerinin tümü.
Output transformer.
Occupational Therapy Use of a vocational or vocational tasks as a form of therapy.

Zehirlenmek durumu, ağılanma
Yılan, arı vb. sokması sonucu görülen hastalık.
Zehirli nesnelerin kana karışması yüzünden baş gösteren hastalıklı belirtiler.
Bir zehrin vücutta emilmesiyle ortaya çıkan belirtileri anlatan genel terim. Görece küçük miktarlarda kimyasal ya da biyokimyasal etki gösteren zehir, süresi ve ağırlığı değişebilen bir hastalıkhaline ya da ölüme yol açar.
Zehre maruz kalma durumu.
İhmal veya dikkatsizlik sonucu, zehirli bitkiler, endüstriyel atık su, baca dumanı, uçucu toz, zirai mücadele ilaçlan vb. maddeleri ağızla almak veya temas etmek suretiyle, sentetik ilaçlarla ve dokusal kimyasal maddelerle zehirlenme olayı, hlk. ağulanma.
Toksik maddenin vücutta meydana getirdiği patolojik durum, intoksikasyon.
Poisoning.
Intoxication.
Botulism.