kabuk bağlamak ne demek?
- Form a crust, heal over, encrust, cake, incrust, scab over, scab, skin over, scar over, slough.
kabuk bağlama
- Encrustation, incrustation.
kabuk bağlamış
- Scabbed, scabby, scabrous, skinned.
bağlamak
- Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak.
- Düğümlemek.
- Yara ilaç koyup bezle sarmak.
- Denk yapmak, paket yapmak.
- Oluşmak, tutmak, meydana gelmek
- Bir iş veya kimse için ayırmak, tahsis etmek.
- Anlaşma yapmak.
- Uyulması zorunlu olmak
- Ilzâm etmek, borçlandırmak.
- Fixate.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kabuk bağlamakabuk bağlamışkabukkabuk altı çembersi akımlarkabuk ayıklamakabuk belgekabuk bezikabuk bilimikabuk böceğikabuk böceklerikabukabugukabuğa benzerkabuğa benzeyenkabuğubağlamakbağlamabağlama açınığıbağlama ağızlığıbağlama barınağıbağlama bileziğibağlambağlam değiştirmesibağlam duyarsızbağlam erkesibağlam kaydıbağlabağlaçbağlaç asıntısıbağlaç deyimibağlaç görevi gören kip