kabuk ne demek?
- Bir şeyin üstünü kaplayan ve onu dış etkilere karşı koruyan, kendiliğinden oluşmuş sertçe bölüm, kışır.
- Ekmeğin pişme sırasında içinden daha çok sertleşen dış bölümü.
- Bir sıvı veya atmosferi dıştan saran, sert katman.
- Deri üzerinde bir yaranın veya sivilcenin kurumasıyla oluşan sertçe bölüm.
- Bir hayvanı dıştan örten kitinli, kalkerli, silisli, kemiksi veya boynuzsu örtü, kavkı
Herhâlde kabuklu bir deniz hayvanının kabuğu kesmiş olacak.
S. F. Abasıyanık - Bir öğeciğin çekirdeği çevresinde dolanan eksiciklerin yerleştiği katmanlardan her biri.
- Bir hayvanın, meyvenin, bazı yumurtaların, kalkerli, silisli, keratinsi ya da kitinli sert dış örtüsü. Kavkı.
- Yara yüzeyinde oluşan kabuk.
- Yara kabuğuyla kaplanma.
- Evcil hayvanlarda uyuz hastalığı.
- Bitkisel ve hayvansal ürünlerin dış yüzeylerini örten sert, selülozlu veya kalkerli kısımları.
- Bir şeyin dışındaki sert örtü, kışır.
- Yuva. Kuş yuvası. (Osmanlıca'da yazılışı: kâbuk)
- Serebnal pedinkülün ayağı veya tabanı
- Pod.
- Nutshell.
- Shell, cockleshell, cockle.
- Eschar.
- Covering.
- Skin.
- Coat.
- Bark.
- Jacket.
- Crust.
- Encrustation.
- Cortes.
- Hull.
- Husk.
- Incrustation.
- Integument.
- Mantle.
- Peel.
- Rind.
- Scab.
- Scale.
- Scurf.
- Shell.
- Shuck.
- Squama.
- Outer covering.
- Cover.
- Peelings soyuntu.
- Carapace.
- Flake.
- Capsule.
- Schale
- Coquille
- Couche
kabuk altı çembersi akımlar
- Yerkabuğunun derin kesimlerinde, ışınetkin cisimlerin ayrışmasıyle oluşan süreli ısı dolaşımı.
- Subcrustal convection currents.
- Konvektionstrômungen in der subkrustale Zone
- Courants de convection souscrustaux
kabuk ayıklama
- Husking.