kıt kanaat ne demek?
- Yoksulluk içinde ve güçlükle (geçinmek)
Orada toprakla uğraşıyor, kıt kanaat geçiniyordu.
R. N. Güntekin - Hand to mouth.
kıt kanaat geçinen
- Hand-to-mouth.
kıt kanaat geçinme
- Bare living.
kanaat
- Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum.
- Kanma, inanma.
- Kanış, kanı, inanç, düşünce
- Kanı.
- Aç gözlü olmayıp hırs göstermemek. Kısmetinden fazlasına göz dikmemek. Helal ile yetinip haramı istememek. Az şeyi de olsa kısmetine razı olmak.(Semere-i sa'yine ve kısmetine rıza kanaattir, meyl-i sa'yi kuvvetlendirir. Mevcuda iktifa dunhimmetliktir. M.) (Bak: Himmet)
- Opinion.
- Reading.
- Conviction.
- Feeling.
- Idea.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kıt kanaat geçinenkıt kanaat geçinmekıt kanaat geçinmekkıt paraylakıtkıtakıta durkıta ile ilgilikıta parçasıkıta platformukıbabkıbahkıbalkıbbkıbbekanaatkanaat derecesikanaat etmekkanaat getirmekkanaat iklimikanaat liderikanaat notukanaat notu devresikanaatbahşkanaatkarkanakana aitkana bulamakkana değiştirkana etki eden ilaç