kısıtlı ne demek?
- Kısıtlanmış, kısıt altına alınmış, mahcur
En az ilkokul mezunu olmayanlar, kısıtlılar... milletvekili seçilemezler.
Anayasa - Sınırlı
Ben makarnaları haşlarken o da evdeki kısıtlı malzemeyle kekikli, domatesli bir sos hazırlamaya koyuldu.
Elif Şafak - Sınırlanmış.
- Mahcûr.
Under the care of a guardian.
Limited.
Restricted.
Constricted.
Narrow.
Penurious.
Scant.
Scanty.
Stinted.
Strait.
Qualified.
Restrictive.
Under legal disability.
kısıtlı aracı
- Kendi adına alım ve satımda bulunamayan ancak alıcı ile temsilci arasındaki pay ve borç belgitleri alım ve satımına aracı olan kişi.
Broker.
Remisier
kısıtlı eniyileme
Constrained optimization