kırık dökük ne demek?
- Eski, sağlam olmayan, çürük, değersiz
Ali'nin masası diye bir kırık dökük daire yazıhanesini satmıştı.
Y. K. Karaosmanoğlu - Düzgün olmayan, parça parça (söz)
- Broken or worn out.
- Broken.
- Disjointed.
- Candle end.
kırık dökük değeri
- Kırık dökük malların gerçek ve umulan değerleriyle elden çıkarma değerleri arasındaki fark.
- Waste value, loss value.
- Valeur de déchet
kırık dökük şey
- Pile, rattletrap.
dökük
- Dökülmüş
- Çok eskimiş.
- Dökümlü.
- Loose.
- Free.
- Falling down to.
- Dilapidated.
- Dowdy.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kırık dökük değerikırık dökük şeykırık dölükırık dişkırık doğrultusukırıkkırık atımıkırık aynasıkırık ayrığıkırık bezelyekırık bilimikırık çizgikırık çizgisikırık çoğulkırıcıkırıcı bir şekildekırıcı eleştirikırıcı konuşmakkırıcı merdanedökükdökük saçıkdöküklükdökülebilirdökülebilirlikdökardöke dökedöke saçadöker yükletdökerken taşırmakdöbürdekdöd üz zeytundöderlein basilidögerdöğen