kılçıklı oluş ne demek?
Stringiness.
kılçıklı balık
Boned fish.
kılçıklı
- Kılçığı olan
- Pürüzlü, çapraşık, karışık.
Bony.
Awny.
String.
Stringy.
oluş
- Olma işi veya biçimi, vuku.
- Bir durumdan öteki duruma geçiş.
- Oluşma, teşekkül, tekevvün.
- Meydana gelme, oluşma, varlık kazanma.
Being.
Existence.
Bring.
Genesis.
Formation.
Becoming.