körüklü gezinti arabası ne demek?
- Victoria.
körüklü
- Körüğü olan
- Körüklü otobüs.
- Having bellows.
- Having a folding top.
- Having a belows.
körüklü fener
- Chinese lantern.
gezinti
- Uzak olmayan bir yere yapılan gezi, tenezzüh
- Kale duvarlarının iç tarafında kuleleri birbirine bağlayan dar yol.
- Bir çalgıyla belli bir parça çalmaksızın ezgiler çıkarma işi.
- Evlerde oda kapılarının açıldığı aralık, koridor.
- Sofa, balkon.
- Walk.
- Promenade.
- Stroll.
- Airing.
- Hike.
araba
- Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı
- Bu taşıtın aldığı miktarda olan.
- Sirkin barınma ve çeşitli çalışma yerleri olarak kullanılan arabalar bir yerden başka bir yere gitmede de kolaylık sapar.
- Automobile.
- Motorcar.
- Cart.
- Carriage.
- Auto.
- Autocar.
- Gharry.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
körüklükörüklü fenerkörüklü fotoğraf makinesikörüklü kapıkörüklü otobüskörüklü örtükörüklemekörüklemekkörüklememekkörüklenmekörüklenmekkörükkörük burnukörük dilimikörükçükörükçülükgezintigezinti arabasıgezinti güvertesigezinti otobüsügezinti tavsiye edebilir misinizgezinti yapmakgezinti yerigezinti yolugezintilikgezintiye çıkmakgezingezinekgezinen örümcekgezinişgezinme