itaat etmek durmak ne demek?
Abide
abide
- Anıt.
- Bk. anıt
- Tapan, tapınan kimse.
- İbadet eden.
- Önemli ve değerli yapıt
- (Abd. C.) Köleler. Abid. (Osmanlıca'da yazılışı: a'bide)
- Uzun müddet dillerde destan olup kalan beliye ve dahiye.
Monument.
Memorial.
Memorial anıt.
itaat etmek
- Söz dinlemek, boyun eğmek, verilen buyruğa uymak
Obey.
Submit.
To obey.
To submit oneself to.
Comply.
Conform.
Keep.
Mind.
itaat
- Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma.
- Bk. söz dinleme
- Alınan emre uymak. Söz dinlemek. İnkıyad etmek. Boyun eğmek. Amirin meşru emirlerini dinleyip ona göre hareket etmek.
Obedience.
Submission.
Compliance.
Deference.
Subjection.
Subordination.
Tameness.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.
durmak
- Hareketsiz durumda olmak
- İşlemez olmak, çalışmamak
- Bir yerde bir süre oyalanmak, eğlenmek, eğleşmek, tevakkuf etmek
- Dinmek, kesilmek.
- Varlığını sürdürmek.
- Var olmak.
- Beklemek, dikilmek
- Yaşamak.
Stop.
Cease.