inat edip ileri gitmemek ne demek?
- Jib
jib
- Flok yelkeni
- (-bed, -bing) bumba ile seren veya yelkeni kavanço etmek
- Gerilemek
- Diretmek, dayatmak
- Inat edip ileri gitmemek
- Ayak diremek, inatla geri geri gitmek, direnmek, istememek
inat
- Bir konuda direnme, ayak direme, diretme, direnim
- Birine karşı çıkma, karşı düşünce ileri sürme
- İnatçı.
- Zahmete uğratma, meşakkate maruz bırakma. (Osmanlıca'da yazılışı: i'nat)
- Intransigent.
- Obstinacy.
- Stubbornness.
- Persistence.
- Pertinacity.
- Contumacy.
inat et
- Get stiff
edip
- Edebiyatla uğraşan, edebi eser veren kimse, yazar.
- Edepli terbiyeli, edebiyatla ilgilenen kişi.
- Terbiyeli, saygılı, nazik kimse.
- Edebiyatla uğraşan kimse
- Man of letters.
- Literary man.
- Writer.
ileri
- Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı.
- Bir şeyin ulaşılacak yönü.
- Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra.
- Önde bulunan.
- Doğrusundan daha çok gösteren (saat).
- Önceki, evvelki.
- Benzerlerini geride bırakmış.
- Öne doğru, ileri doğru.
- Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön.
- Fast.