icat ne demek?
- Yeni bir şey yaratma, bulma, buluş.
- Gerçekmiş gibi gösterme çabası.
Bir bahane icadıyla şuradan beş on gün için tüyemez miyiz?
E. E. Talu - Bk. buluş
- Bk. yaratı
- Invention.
- Contrivance.
- Innovation.
- Coinage.
- Fiction.
buluş
- Bulma işi veya biçimi.
- İlk defa yeni bir şey yaratma, icat.
- Bilinen bilgilerden yararlanarak daha önce bilinmeyen yeni bir bulguya ulaşma veya yöntem geliştirme, icat
- Konu, duygu, düşünce ve hayalde başkalarının etkisinden sıyrılarak bunların işlenişinde yeni bir yol tutma.
- Yeni bir mal, üretim yöntemi tekniği ya da herhangi bir şeyin ortaya atılması, uygulamaya konması.
- Herkesin kolay kolay düşünemeyeceği.
- İlk kez yeni bir şey yaratma, icat.
- Discovery.
- Invention.
- Creation.
icat çıkarmak
- Hoş görülmeyen yeni bir huy, davranış göstermek ya da yadırganan bir yol tutmak.
icat eden kimse
- Artificer