icab ne demek?
Kökeni: Arapça
- 1. lazım gelme, gerçek. 2. bir sözleşme için ilk söylenen söz. 3. olumlama, olumlu hale gelme.
- Önerme, öneri.
- Davet: önermeye çağırı ,~ yapmak, ~ da bulunmak: önermek
- Lazım. Gerekli. Lüzum. Sebeb olmak.
- Şaşırtmak. Hayran etmek. Hayrete düşürmek. (Osmanlıca'da yazılışı: i'cab)
- Ister
icab ı hal
- Bk. hâlin icâbı.
icabat
- İcablar. Gerekenler. Lüzum edenler.