hep böyle kal ne demek?
- Clean living.
clean
- Temizlemek, yıkamak, antmak
- Temizlenmek, paklanmak
- Temiz, pak
- Halis, saf, arı
- Kusursuz
- Engelsiz açık
- Masum, temiz ahlaklı
- Yenebilir (av eti vb)
- Mevzun, öIçüleri muntazam olan, biçimli
- Mükemmel, fevkalade
hep
- Hiçbiri dışta tutulmamak veya eksik olmamak üzere, bütün, tüm olarak.
- Sürekli olarak, her zaman, daima.
- Always.
- All the time.
- Every time.
- Evermore.
- Routinely.
- Ever.
- Wholly.
- Omni-.
hep aynı tür rolleri vermek
- Typecast.
böyle
- Bunun gibi, buna benzer
- Bu yolda, bu biçimde, hakeza
- Bu derece
- İçinde "ne, nasıl" vb. sorular bulunan cümlelerin sonuna geldiğinde o cümlede anlatılan şeyin hoş karşılanmadığını veya ona şaşıldığını anlatan bir söz
- Such.
- This kind of.
- Like this.
- Thus.
- Of a sort.
- Of sorts.
kal
- Bir alaşımdaki madenlerin erime derecesi farkından yararlanarak bunları birbirinden ayırma işlemi.
- Söz, lakırtı, laf.
- Kalori.
- (A, uzun okunur) Söz.
- Bir şeyi kökünden çekip koparmak.
- Hover over.
- Strife.
- Word.
- Talk.
- Used in.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hephep aynı tür rolleri vermekhep beraberhep beraber şarkı söylemehep bir ağız olmakhep bir ağızdanhep bir ağızdan konuşmakhep bir kalitede olmayanhep birdenhep birliktehehe canhe cannothe cant take a jokehe catböyleböyle atkı örtmekböyle bir engellemeböyle bir şeyböyle böyleböyle dans etmekböyle gelmiş böyle giderböyle hayvanlarla ilgiliböyle kazı yapmakböyle kementle tutmakböböbreğe aitböbreğe bağlı ikincil hiperparatiroidizmböbreğimsiböbreğin yer değiştirmesi