hafife almak ne demek?
- Küçümsemek, hafifsemek, önemsememek.
- Consider unimportant, extenuate, underestimate, undervalue, coquet, disdain, piddle, slight, soft pedal, trifle, trifle with.
hafife alma
- Considering unimportant, extenuation, slight.
hafife alan
- Disdainful.
almak
- Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
- Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak.
- Birlikte götürmek.
- Satın almak
- Ele geçirmek, fethetmek
- İçine sığmak.
- Kabul etmek.
- Kendine ulaştırılmak, iletilmek.
- Bk. çevirmek
- Take.