haşlamak kaynatmak ne demek?
Seethe
seethe
- Haşlamak kaynatmak
- Sıvıya batırmak
- Hırslanmak
haşlamak
- Bir şeyi kaynar suya daldırmak.
- Bir şeyin üstüne kaynar su dökmek.
- Suda kaynatarak pişirmek
- Kaynar sıvı bir şeyi yakmak.
- Don, kırağı için bitkilere zarar vermek.
- Dalamak.
- Sızı vermek, acı vermek
- Sertçe paylamak, azarlamak
Call smb.
Over the coals.
haşlama
- Haşlanarak pişirilen şey
- Haşlamak işi.
Boiled.
Meat.
Boiling.
Scalding.
Stewed.
Scolding.
kaynatmak
- Kaynamasını sağlamak
- Kaynak yaptırmak.
- Unutturmak
- Belli etmeden almak.
- Konuşmak, sohbet etmek.
Poach.
Boil.
To boil.
To weld.
To chat.