gray cast iron ne demek?
- Kır dökme demir
kır
- Beyazla az miktarda siyah karışmasından oluşan renk
- Bu renkte olan.
- Şehir ve kasabaların dışında kalan, çoğu boş ve geniş yer
- Katran, zift. (Osmanlıca'da yazılışı: kîr)
- Grey.
- Gray.
- Greyish.
- Grayish.
- Frosty.
- Grizzled.
gray
- Maddeye aktarılan özgül enerji, kerma ve soğrulmuş dozun SI birimi (Gy). Eski birim rad'di. 1Gy = 1J.kg¯¹
- Kırlaşmak, ağarmak, beyazlaşmak
gray grey
- ), (i.), (f.) gri, kurşuni, kül rengi, boz
- Ağartılmamış (çamaşır)
- Kır, ağarmış
- Eski, yaşlı
- Gri giysili
- Kurşuni renkte hayvan veya şey
- Ağartmak, ağarmak
cast
- Rol vermek ; rolünü oynamak
- Üzüm teknesi. Üzümün sıkıldığı yer.
- Atmak, fırlatmak, kalıba dökmek, dökmek (deri, tirnak, kabuk, tüy); erken doğum yapmak; kehanette bulunmak; rol dağıtımı yapmak, rol vermek; biçim vermek; yem atmak; eğrilmek; kokuyu takip etmek; kusmak [brit.]
- Atmak, fırlatmak, savurmak
- Cevirmek, atfetmek (bakış vb)
- Olta atmak, ağ sermek
- Yere yıkmak (güreşte)
- Ayrılmak, kaybetmek
- Dökmek (meyva, saç, kıl)
- Erken yavrulamak
iron
- Demir
- Demirden yapılmış
- Demir gibi
- Kuvvet, metanet
- Merhametsiz, zalim, katı yürekli
- Ütülemek: demir kaplamak
- Demir alet
- Demir şurubu
- Ütü
- Maden üçlü golf sopası
Türetilmiş Kelimeler (bis)
graygray greygray aldergray codeGray Colliesendromugray colorgray crowgray dustgray floundergray foxgragraaf folikülüGraaffolikülügraafian folliclegrabcastcast a bellcast a chill uponcast a cloud on smthcast a cloud on smth.cast a damp overcast a diecast a flycast a glancecast a horoscopecascasacasabacasaba meloncasablanca