give a bribe ne demek?
- Rüşvet vermek
rüşvet
- Yaptırılmak istenen bir işte yasa dışı kolaylık ve çabukluk sağlanması için bir kimseye mal veya para olarak sağlanan çıkar
- Bk. yedirim
- Kanunen bir iş gördürmek gayesi ile vazifeli olan kimseye, gayr-i meşru olarak verilen para vesair menfaat ve fayda.
- Bribe.
- Bribery.
- Corruption.
- Palm oil.
- Palm grease.
- Inducement.
- Backhander.
give a break
- Fırsat vermek, şans tanımak
give a bad name
- Ad takmak
a
- Ülke, kurum ve yatırım araçlarının yüksek güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşu tarafından verilen not. A'nın sayıları arttıkça güvenilirlik derecesi yükselir; işaret değişiklikleri her bir konum için olumlu veya olumsuz gelişmelere işaret eder (AA, AAA, A+, AA- vb).
- Yunanca yokluk ifade eden ön ek.
- Amper.
- Anot.
- Angström.
- Argon simgesi. (II)
- Kazanılmış bağışıklık yetmezlik sendromu.
- Bk. adres çözünümü iletişim kuralı
- AIDS.
- Association of Research-based Pharmaceutical Companies.
bribe
- Rüşvet vermek
- Para yedirmek, ayartmak
- Rüşvet teklif etmek veya vermek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
give a breakgive a bad namegive a beatinggive a bias togive a black eyegive a body togivegive a bonusgive a boostgive a chancegivat adagivat hatahmoshetgivat zeevgivatayimaa 1a alfa lipoproteinemia b basımıa b c basımıa b dizilemesia b sarmasıa bad hata bad marka bad sailorababaaba güreşiabacıabacılık