gırtlaktan gelen ne demek?
- Throaty.
gırtlaktan çıkan
- Glottal.
gırtlaktan konuşmak
- Gargle.
gelen
- Gelme işini yapan (kimse veya nesne).
- Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın).
- Coming.
- Incoming.
- Oncoming.
- Arriving.
- Reaching.
- Comer.
- Inbound.
- Who is coming.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
gırtlaktan çıkangırtlaktan konuşmakgırtlaktan söylemekgırtlaktangırtlakgırtlak abanığıgırtlak arka sinirigırtlak arka sinirlerigırtlak boşluğugırtlağı yarma ameliyatıgırtlağına düşküngırtlağına kadargırtlağına kadar borcu olmakgırtlağına kadar borçta olmakgelengelen ağam giden paşamgelen ağam giden patamgelen aramagelen bağlantı noktasıgelen baytgelen bayt miktarıgelen becngelen çerçevegelen dalgagelegelebangeleborugelecege dogrugeleceğe bakmak