fos çıkmak ne demek?
- Bir işin sonu gelmemek, boş çıkmak.
- Fall through.
fos
- Çürük, temelsiz, boş, kof.
- Renkli veya canlı ışığı subjektif görme duygusu
- Frukto-Oligosakkaritler.
- False.
- Sham.
- Fructoligosaccharides.
- Without foundation.
- Flight Operation Segment, composed of the Flight Operations Control Centre located at ESOC, Darmstadt and the associated command and control stations It provides control of the satellite through all mission phases.
- Faint Object Spectrograph - - First Generation Spectrometer FOS was used to obtain spectra of very faint or far away sources FOS also had a polarimeter for the study of polarised light from these sources.
- Faint Object Spectrometer.
fos septik
- Bk. çürütme çukuru
çıkmak
- İçeriden dışarıya varmak, gitmek
- Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
- Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
- Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek
- Süresi dolduğunda ayrılmak.
- Yapılmak, yürümek.
- Yetişecek ölçüde olmak.
- Eksilmek.
- Exit.
- Point.