floating dock ne demek?
- İçine gemi alması ve daha sonra onu havaya kaldırıp sudan çıkarması için su içinde alçalıp yükseltilebilen yüzer yapı
- Yüzer kuru havuz
- Yüzer gemi havuzu
floating debt
- Kısa vadeli borç
- Dalgalı borç
floating debts
- Düzensiz borçlar
dock
- Iskele, rıhtım
- Doka çekmek
- Kesmek, kısmak
- Havuz, gemi havuzu, dok
- Rıhtıma yanaşmak, havuza çekmek, havuza girmek
- Hayvan kuyruğunun etli kısmı
- Kuyruğunu kesmek
- Ücret indirmek, ücretten kesmek
- Karabuğdaya benzer bir ot
- Mahkemede sanık yeri.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
floating debtfloating debtsfloating drug delivery systemfloating assetsfloating bridgefloating capitalfloating car datafloating chargefloatingfloating cranefloating currency symbolfloatfloat a banfloat bridgefloat chamberfloat chargedockdock auxdock cddock cd audiodock changedock duesdock iddock landdock linedock line indocdoc closedocadocclosedocent