fanfar çalmak ne demek?
Flourish.
fanfar
- Bakır üflemeli çalgılardan oluşan orkestra.
- Bu orkestranın çaldığı tartımlı ve canlı parça.
Fanfare, flourish.
fanfare
- Trampet temposu
- Nefesli çalgıların hep birden çaldıkları coşkun parça
- Fanfar.
- Nefesli çalgıların hep birlikte çaldığı parça, tantana
çalmak
- Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak
- Vurarak veya sürterek ses çıkartmak
- Bir müziği dinlemeyi sağlayan aleti çalıştırmak
- Ses çıkarmak, ses vermek
- Atmak, çarpmak, vurmak.
- Yoğurt yapmak için sütü mayalamak, katıp karıştırmak
- Üzerine sürmek.
- Bozmak, zarar vermek
Chime.
Peal.