ezmek ip geçmek ne demek?
- Çok sarsarak kesin üstünlük sağlamak.
ezmek
- Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek
- Ağır bir şey, başka bir şeyin üzerinden geçmek, çiğnemek
- Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek.
- Üzmek, sıkıntıya sokmak
- Baskı altında tutmak
- Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak.
- Yenmek, sindirmek.
- Harcamak
- To jam.
- Crush.
ezme
- Sebze veya yemiş ezilerek yapılan yiyecek
- Bitkilerin etli ve yumuşak kısımlarını macun kıvamına getirmek üzere parçalamak, katı ve telsel kısımlarını süzerek ayıklamak işlemi.
- Ezmek işi.
- Karşısındakini uzun süre güreşemez duruma sokma.
- Yem parçacıklarının biçimi ve/veya irilikleri, gerektiğinde kıvama getirilmek veya tavlanmak suretiyle, merdaneler arasından geçirilerek düz, yassı partiküller durumuna getirilmesi.
- Kıtlık, kaht.
- Crushing.
- Mashing.
- Grinding.
- Puree.
ip
- Dokuma maddelerinin bükülmüş liflerinden yapılan bağ.
- İplik
- Asarak öldürme cezası.
- Tether.
- Tightrope.
- Internet Protocol.
- Internet Protocol, the most basic protocol to communicate on the Internet An IP number is a numerical address consisting of four numbers seperated by periods Each IP address uniquely identifies a certain computer on the Internet The domain name is used to make using them easier.
- Internet Protocol The communications protocol underlying the Internet, IP allows large, geographically-diverse networks of computers to communicate with each other quickly and economically over a variety of physical links An Internet Protocol Address is the numerical address by which a location in the Internet is identified Computers on the Internet use IP addresses to route traffic and establish connections among themselves; people generally use the human-friendly names made possible by the Domain Name System.
- An abbreviation for Internet Protocol, the basic network transmission protocol of the Internet.
- Internet Protocol The network layer protocol for the Internet protocol suite.
geçmek
- Bir yerden başka bir yere gitmek
- Bir yandan girip diğer yandan çıkmak.
- Yol, araç veya akarsu bir yerin yakınından veya içinden gitmek.
- Bir duruma uğramak, konu olmak.
- Bırakmak, vazgeçmek.
- Yaşamak.
- Bir şeyi bundan böyle yapma durumunda olmamak
- Olmak, vuku bulmak, cereyan etmek
- Bk. göstermek
- Pass into.