esneme sınırı ne demek?
- Yield point.
yield
- Esnemek, uyum sağlamak
- Açığa vurmak
- Yerini bırakmak
- Sağlamak, ürün vermek
- Vermek, ödemek
- Mahsul vermek
- Teslim etmek
- Kabul etmek
- Teslim olmak
- Dayanamayıp baş eğmek
esneme
- Esnemek işi
- Nefes vermeyi takiben ağzın genişçe açılıp ağız boşluğunun yutağa kadar görülmesi biçiminde uzun bir nefes alma olayı.
- Yawn.
- Resilience.
- Flexion.
- Shimmy.
- Stretch.
- Stretching.
- Yawn, gape.
esneme nöbeti
- The gapes.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
esnemeesneme nöbetiesneme yorulmasıesnemekesnememekesnemezesnemez gereçesnemezlikesnekesnek arzesnek bölgeesnek bütçeesnek çalışmaesnesnaesnafesnaf ağzıesnaf birliği binasısınırı aşmasınırı aşmaksınırı aşmışsınırı ortak olmaksınırında olmaksınırını belirlemesınırını belirlemeksınırsınır açısınır akımısınır akımı yoğunluğusınır alayısınıfsınıf 1 çözücüsınıf 2 çözücüsınıf 3 çözücüsınıf adedi