enfonsement kırık ne demek?
- Çökme kırığı.
- Impression fracture.
çökme
- Bir kısım yerin alttan yıkılarak alçalması.
- Çökmek işi, inhitat.
- İçgüçlerin etkisiyle, yerkabuğunun bir bölümünün asal durumunu yitirerek alçalması.
- Breakdown.
- Collapse.
- Sedimentation.
- Subsidence.
- Settlement.
- Slump.
- Breaking down.
enfold
- Sarmak, katlamak
- Kıvırmak
- Paketlemek
- Kat kat sarmak
- Bürümek
- Kucaklamak
enfold infold
- Katlamak, sarmak
- Kucaklamak, bağrına basmak.
kırık
- Kırılmış olan
- Melez.
- Tam nota göre düşük olan (not).
- Kırılmış bir şeyden ayrılan parça.
- Kemiğin bir etki ile kırılması.
- Bir şeyin kırılan yeri.
- Kırıntı.
- Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul.
- Kadının veya erkeğin yasalara ve törelere aykırı olarak ilişki kurduğu erkek veya kadın.
- Fay.