eleme kalıntıları ne demek?

  1. Hububat tanelerinin temizlenmelerinden elde edilen hafif ve kırık hububat tanelerini ve diğer zirai tohumlarını, yabani ot tohumlarını, kabukları, kavuzları, boğumları, saman elevator veya değirmen tozu, kum ve toprak içerebilen kalıntılar.
  2. (en)Sieving wastes.

eleme

  1. Elenmiş, seçilmiş olan.
  2. Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı.
  3. Elemek işi.
  4. Birkaç eşitliği birlikte kullanarak bir değişkeni aradan yok etme.
  5. Belli gözenekteki (mesh) elekler kullanılarak istenilen çok küçük boyuttaki maddenin elde edilmesi için yapılan işlem.
  6. Daha büyük parçacık veya maddelerin esas maddeden eleme suretiyle ayrılması işlemi.
  7. (en)Elimination.
  8. (en)Kind of figs of superior quality.
  9. (en)Sifting.
  10. (en)Screening.

eleme denetimi

  1. (Nitelik denetimi) Bir üretim birimleri öbeğindeki özürlü tüm parçaların ya da bir kesiminin çıkarılması. anlamdaş toplam denetim, yüzde yüz denetim.

kalıntı

  1. Artıp kalan şey, bakiye.
  2. Bir kentten veya mimarlık eserinden artakalan bölüm, yıkıntı, harabe, enkaz
  3. İz, işaret.
  4. Bir toplum, kültür, uygarlık vb.nden artakalan şey
  5. Daha önce faal olan fakat evrim sırasında fonksiyonunu kaybeden herhangi bir organ ya da yapı.
  6. Bir maddenin orijinal bileşenlerinden bir kısmının alınmasından sonra geriye kalan kısmı.
  7. (en)Relict.
  8. (en)Residue, remainder.
  9. (en)Remainder.
  10. (en)Rest.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

elemeeleme denetimieleme screeningeleme sınavıeleme sorusueleme yapmakelemekelemeli karşılaşmalarelememekelemenelemelemaneleman açığıeleman aranıyoreleman frekansikalıntılarkalıntılar kuramıkalıntılar yöntemikalıntıkalıntı bitkikalıntı değerkalıntı gölkalıntı ışın
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın