el ile işaret etmek ne demek?
Motion.
el
- Batı Samileri'nin en önemli totemi
- Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümüne verilen ad.
- Sahiplik, mülkiyet.
- Kez, defa.
- İskambil oyunlarında kâğıt atma sırası.
- Yönetim, baskı, etki.
- Bazı nesne ve araçların tutmaya yarayan bölümü.
- Aracı, vasıta.
- Yabancı, yakınların dışında kalan kimse
- Ülke, yurt, il
el
- (enzyme-linked immunoabsorbent assay) ELISA, (Tıp) belirli virüs ya da bakterilere antikorlar belirlemek için kullanılan kan tahlili (başlangıç HIV tarama testi olarak kullanılan)
ile
- Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, sebep veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
- Bazı soyut isimlere getirildiğinde durum bildiren zarflar oluşturan bir söz.
- Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.
By means of.
Hereby.
Upon.
With.
Together with.
Withal.
Plus.
işaret
- Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im.
- Belirti, gösterge, levha, tabela, alamet.
- El, yüz hareketleriyle gösterme
- İnsanlar arasında anlaşmayı görüşmeyi sağlayan bütün semboller.
- Bk. im
- Bir şeyi bir vasıta ile (el, göz, kaş veya parmakla) göstererek bildirmek.
Signal.
Sign.
Mark.
Gesture.