ile çalışmak ne demek?
- Bank with.
bank
- Çoğunlukla parklarda ve bahçelerde oturulacak sıra.
- Bk. sığdip
- Park bench.
- Bench; a high seat, or seat of distinction or judgment; a tribunal or court.
- Mound, pile, or ridge of earth, raised above the surrounding level; hence, anything shaped like a mound or ridge of earth; as, a bank of clouds; a bank of snow.
- Overfall.
- Steep acclivity, as the slope of a hill, or the side of a ravine.
- Financial institution that accepts deposits and channels the money into lending activities; 'he cashed a check at the bank'; 'that bank holds the mortgage on my home'.
- The margin of a watercourse; the rising ground bordering a lake, river, or sea, or forming the edge of a cutting, or other hollow.
- Sloping land ; 'they pulled the canoe up on the bank'; 'he sat on the bank of the river and watched the currents'.
ile
- Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, sebep veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz
- Bazı soyut isimlere getirildiğinde durum bildiren zarflar oluşturan bir söz.
- Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.
- By means of.
- Hereby.
- Upon.
- With.
- Together with.
- Withal.
- Plus.
ile ayni
- Same as
çalışmak
- Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak.
- Herhangi bir iş üzerinde olmak.
- İşi veya görevi olmak, bulunmak
- Makine veya aletler işe yarar durumda olmak veya işlemekte bulunmak.
- Bir şeyi yapmak için gereken çarelere başvurmak, o şeyi gerçekleştirmek için kendini zorlamak, çaba harcamak
- Bir şeyi öğrenmek veya yapmak için emek vermek
- Aim, aim at.
- Work.
- Catch.
- Study.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ileile ayniile ayni zamandaile beraberile birlikteile böbürlenenile disari çikile doldurmakile doluile dolu olmakilil halkıil ilköğretim kuruluil jandarmasıil özel idareleriçalışmakçalışmaktaçalışmaçalışma akımıçalışma alanıçalışma alışkanlığıçalışma artık çalışma tüzüğüçalışçalışa çalışa gidermekçalışabilirlikçalışabilirlik süresiçalışacak duruma getirmek