işaret ne demek?
- Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im.
- Belirti, gösterge, levha, tabela, alamet.
- El, yüz hareketleriyle gösterme
Artık işaretleri bırakmış, konuşuyor, bir taraftan da saçlarını düzeltiyor.
R. H. Karay - İnsanlar arasında anlaşmayı görüşmeyi sağlayan bütün semboller.
- Bk. im
- Bir şeyi bir vasıta ile (el, göz, kaş veya parmakla) göstererek bildirmek.
- Signal.
- Sign.
- Mark.
- Gesture.
- Badge.
- Landmark.
- Marker.
- Indicator.
- Symbol.
- Glimpse.
- Augury.
- Character.
- Chop.
- Clew.
- Clue.
- Device.
- Distinguishing mark.
- Earmark.
- Ensign.
- Foretoken.
- Graph.
- Harbinger.
- Hint.
- Index.
- Indication.
- Logo.
- Logotype.
- Motion.
- Pledge.
- Precursor.
- Representation.
- Score.
- Spark.
- Stamp.
- Stencil.
- Symptom.
- Beacon.
- Brand.
- Emblem.
- Guidance.
- Inkling.
- Omen.
- Remark.
- Signature.
- Tip- off.
- Token.
- Trace.
- Word.
- Signe
im
- İşaret.
- Alamet.
- Artı, eksi, kökiki (karekök) +,-,(...), gibi işlemleri belirleyen biçimsel yazım,
- Bir yayın dizgesinde bilgi taşıyan elektrik akımı ya da radyo dalgası.
- Nh kökünü ifade eden ön ek.
- Hlk. İlaç.
- Signal.
- Or Instant Message - IM - Technology similar to that of chat rooms, which notifies a user when a friend is online, allowing them to 'converse' by exchanging text messages.
- Pharmaceutical abbreviation, intramuscular.
- Intramuscular.
işaret algılama
- Mark-sensing.
işaret ateşi
- Watch fire.
- Beacon fire.