ek bent olmak ne demek?
- Şaşırıp ne diyeceğini bilememek.
- Rester bouche bée.
ek
- Eklenmiş, katılmış
- Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça.
- Bir gazete veya derginin günlük yayımından ayrı ve ücretsiz olarak verdiği parça, ilave.
- Sonradan katılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri.
- İki borunun birbirine birleştirildiği yer.
- Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan şekil verici ses veya sesler, lahika.
- Sözcük türetmek veya sözcüğün görevini belirtmek için kullanılan biçim verici ses ya da sesler: Evci (ev-ci) , evcil (ev-cil) , evli (ev-li) , ev-lenmek (ev-le-n-mek) eve (ev-e) , evden fev-den) , evde (ev-de) , evim (ev-im) vb.
- Elektronik postanın sonuna eklenerek yollanan dosya/dosyalar.
- Bk. ek yeri
- Bir yapıttaki bilgiyi tamamlamak, dahaeksiksiz olmasını sağlamak amacıyle sonradan çıkarılan kitap.
ek açıklama
- Annotation.
bent
- Bağ, rabıt.
- Kitaplarda kendi içinde bütünlük oluşturan bölüm.
- Su biriktirmek için akan suyun önüne yapılan set, büğet
- Gazete yazısı.
- Bir şiirdeki dörtlüklerin her biri, bağlam.
- Kanun maddesi.
- Bağ.
- Zincir.
- Düğüm.
- Tutsak, esir.
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
- Happen.
- Become.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ekek açıklamaek açıklama ımiek açıklama metniek açıklama penceresiek açıklamalarek açıklamaya gitek ağırlıkek akisek artı değeree 6 banyoe 6 prosese ağe boatbentbent arrowbent downbent etmekbent front supportbent grassbent kabiliyetbent kapağıbent olmakbent onbenben affleckben amerikadan geliyorum.ben crenshawben de