dolaylı anlatma ne demek?
Finger post, implication.
finger
- Parmakla göstermek
- Ellemek, çalmak (müzik)
- Parmakların arasına alıp oynamak, ellemek
- Parmak
- Parmak gibi şey
- Parmak boyu
- Alkol ölçüsü
- Parmakla dokunmak, el sürmek
- Çalmak, aşırmak
- Ele vermek
dolaylı anlatmak
- Anıştırmak, ima etmek.
dolaylı anlatım
- Bir sözün olduğu gibi kelimesi kelimesine değil de konuşan veya yazan tarafından kip ve şahıs değişikliğine uğratılarak dolaylı şekilde ve bir rapor tekniği içinde aktarılması: Bu akşamki davete katılamıyorum, dedi, sözünün Bu akşamki davete katılamayacağını bildirdi, şekline sokulması; Gelecek yıl kongre yapılıp yapılmayacağını sordu. Bize, vereceğimiz kararlarda çok etraflı düşünmemiz gerektiğini hatırlattı vb. bk. dolaysız anlatım.
Indirect speech.
Discours indirect
anlatma
- Anlatmak işi.
- Verilmiş olan bir karar ya da yargıyı, yargıç ya da yargılık başkanınca, iki yana sözlü olarak bildirme.
Narration.
Recital.
Recitation.
Relation.
Speech.
Rehearsal.
Telling.
Explaining.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
dolaylı anlatmakdolaylı anlatımdolaylı antiglobulin testidolaylı adlamadolaylı adresdolaylı adreslemedolaylıdolaylı aşınma payıdolaylı aydınlatmadolaylı bileşikdolaylamadolaylama işlecidolaylamalı çekimdolaylarıdolaylarındaanlatmaanlatma yöntemianlatmakanlatmamakanlatmaya çalıştığın nediranlatanlata anlata bitirememekanlatananlatarakanlatıanlaanla şeyinanladığı dille konuşmakanladımsa arap olayımanlage