dizim dizim ne demek?
- Peş peşe dizilmiş
Engürü caddelerini o zamanlar haftalarca, gece gündüz ... doldurmuş dizim dizim kağnılar, kağnılar, kağnılar geçerdi.
R. E. Ünaydın - Dizilmiş olarak, dizi dizi.
peş
- Arka, art
- Elbisenin etek kısmı.
- Bazı giysilerin bol olması için yanlarına eklenen kumaş parçası.
- Bk. çarpıklık
- The back.
- The rear.
- Gore, gusset.
dizim
- Dizilme işi, dizme.
- Söz zincirinde birbirini izleyen ve belli bir birim oluşturan ögeler birleşimi, sentagma.
- Fişlerin, kartların vb. bilgi gereçlerinin belli bir kural gereğince sıralanmalarından oluşan bütün.
- Bk. dizi
- Sequence.
- Knee.
- File.
dizimbilim
- Bir sözedilen dilin kurma kurallarıyla çıkarım kurallarını saptayan, önermeler arasındaki türetilebilme bağıntısını tanımlayan, deyimlerin salt dizimsel yapılarına ilişkin kanıtsavları ortaya koyan dizimsel sözeden dildeki sözeden kuram.
- Syntax.
- Syntaxe
dizim
- Dizilme işi, dizme.
- Söz zincirinde birbirini izleyen ve belli bir birim oluşturan ögeler birleşimi, sentagma.
- Fişlerin, kartların vb. bilgi gereçlerinin belli bir kural gereğince sıralanmalarından oluşan bütün.
- Bk. dizi
- Sequence.
- Knee.
- File.