direksiyonu kırmak ne demek?
- Swerve
swerve
- Ödün vermek, çelmek (top)
- Döndürmek, saptırmak, caymak
- Doğru yoldan sapmak, inhiraf etmek
- Yoldan çıkmak, sapmak
- Direksiyonu kırmak
- Doğru yoldan saptırmak
- Doğru yoldan sapma, inhiraf.
- Dönmek, vazgeçmek
direksiyon
- Taşıta istenilen yönü vermeye ve taşıtı belirli bir doğrultuda götürmeye yarayan düzenek, yönelteç.
- Bk. yöneltme
- Bk. yönelteç
- Wheel.
- Steering wheel.
- Draglink.
- Steering wheel / mechanism.
direksiyon amortisörü
- Bk. yönelteç sönümleci
kırmak
- Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak.
- İri parçalara ayırmak.
- Belirli bir biçimde katlamak.
- Öldürmek, yok olmasına sebep olmak.
- Bir şeyin fiyatını azaltmak, indirmek
- Dileğini kabul etmeyerek veya beklenmeyen bir davranış karşısında bırakarak gücendirmek, incitmek
- Tavlada karşı oyuncunun pulunu oyun dışında bırakmak.
- Vücut kemiklerinden birini parçalamak
- Freeze, put off.
- Bear down.