delal ne demek?
Kökeni: Arapça
- İnsana güzel ve sevimli görünecek durum.
- İnsana hoş, sevimli görünen hal.
- Cilve, naz, işve.
delalat
- (Delalet. C.) Delaletler, alamet olmalar,yol göstermeler, kılavuzluklar.
delalet
- Kılavuzluk, aracılık
- İz, işaret.
- Bk. gösterme
- Delil olmak. Yol göstermek. Kılavuzluk. Doğru yolu bulmakta insanlara yardım etmek.
- Guidance.
- Mediation.