dargın durmak ne demek?
- Küs gibi davranmak
- Küskünlüğünü devam ettirmek
küs
- Küsmüş, dargın.
- Tabi olmak, ittiba etmek, uymak.
- Offended.
- Stuffy.
- Angry.
- Cross.
- Peeved.
- Sullen.
- Put out.
dargın
- Darılmış olan, küskün, gücenmiş.
- Soğuk, ilgisiz
- Angry with.
- Cross.
- Stuffy.
- Offended.
- Huffy.
- Resentful.
- Huffish.
- Injured.
dargınlaşma
- Dargınlaşmak işi.
durmak
- Hareketsiz durumda olmak
- İşlemez olmak, çalışmamak
- Bir yerde bir süre oyalanmak, eğlenmek, eğleşmek, tevakkuf etmek
- Dinmek, kesilmek.
- Varlığını sürdürmek.
- Var olmak.
- Beklemek, dikilmek
- Yaşamak.
- Stop.
- Cease.